Hotel Su’da düzenlenen etkinlikte, çevre mühendisi Işıl Aslan, sivil toplum uzmanı Yeşim Girgin ve görüntü yönetmeni Ersin Gök, sinema sektöründeki israfı azaltmak için geliştirilen çevreci uygulamaları paylaştı.
“Her Sektörün Üzerine Düşeni Yapması Gerekiyor”
Panelde konuşan Işıl Aslan, insanlığın son iki yüzyılda dünyanın doğal dengesini hızla bozduğunu hatırlatarak, Birleşmiş Milletler Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) verilerine dikkat çekti:
“Dünya, önümüzdeki 20 yıl içinde 1,5 derece sınırını aşmamalı. Bunun için hepimizin üzerine düşen sorumluluklar var.”
Sinemada Sürdürülebilirlik Henüz Yolun Başında
Yeşim Girgin, bugüne kadar sürdürülebilirlik çalışmalarının yalnızca sabit tesislerde uygulandığını, sinemanın ise bu konuda büyük bir boşluk barındırdığını söyledi:
“Sinema, sabit bir iş yeri olmayan, sürekli yer değiştiren bir sektör. Bu nedenle çevreci çözümler geliştirmek zor ama imkânsız değil.”
Girgin’e göre gelecekte festivaller ve fon başvurularında “yeşil set” uygulamaları bir kriter haline gelecek:
“Artık Amerika, İngiltere, Fransa ve Almanya’daki festivaller, projelerden sürdürülebilirlik bilgisi istiyor. Türkiye’de de yakında bu durum karşımıza çıkacak.”
Film Setlerinden 3,5 Milyon Pet Şişe Atık Çıkıyor
Görüntü yönetmeni Ersin Gök ise film endüstrisinin sanılandan çok daha fazla karbon ve atık ürettiğini belirtti.
“Bir televizyon içeriği, sadece bir saatte 5,7 ton karbon salıyor. Türkiye’deki film setleri yalnızca bir ayda 3,5 milyon pet şişe atığı oluşturuyor.”
Gök, basit önlemlerle büyük farklar yaratılabileceğini vurguladı:
“Su sebilleri kullanarak günlük binlerce plastik şişeden tasarruf edebiliriz. Yemek atıkları ise farklı biçimlerde değerlendirilebilir. Hatta Türkiye’de üretilen makinelerle bu atıklar kedi-köpek mamasına dönüştürülebiliyor.”
Ayrıca setlerde kullanılmak üzere katlanabilir güneş panelleri üzerinde çalıştıklarını da aktaran Gök, Fransa’da üretilen taşınabilir modellerin test edildiğini söyledi:
“Beze dikilen bu solar paneller saatte 2 kW enerji üretiyor. Önümüzdeki yıllarda kapasitesini 10 kW’a kadar çıkarmayı planlıyoruz.”
“Yapımcılar Korkuyor ama Değişim Kaçınılmaz”
Yeşim Girgin, sürdürülebilir uygulamaların maliyet endişesi nedeniyle sektörde temkinli yaklaşıldığını belirtti. Ancak bu dönüşümün markalar için PR fırsatı yaratabileceğini, hatta ileride vergi avantajı sağlayabileceğini de ekledi.
“Bugün bunu uygulamak zor ama gelecekte bu bir zorunluluk olacak. Yeşil setler, sinemanın vicdanı haline gelecek.”
Yeşil Setler Mümkün İnisiyatifi, film endüstrisinin çevre üzerindeki etkisini azaltmak ve Türkiye’de sürdürülebilir sinema bilincini yerleştirmek amacıyla çalışmalarını sürdürüyor. Antalya Altın Portakal’da yapılan bu buluşma ise sinemada dönüşümün artık konuşulmaya değil, başlamaya başladığını gösteriyor.

















