Pandemi sonrasında etkinlik alanları birer birer hareketlenir, konserler konseri izlerken festivaller de peş peşe kapılarını açmaya başladı. 2022 yılında gerçekleştirilecekler arasında öyle bir festival var ki daha ilk bakışta “farklı” olduğu anlaşılıyor. Türkiye’nin “en uzun soluklu” festivali olmaya aday İstanbul Festivali, 23 gün 23 gece hiç aralıksız eğlence sunacak. Bu mega etkinlikte çok sevilen 50’ye yakın sanatçı sahne alacak 100 kadar gösteri sergilenecek. İstanbul Festivali, başka bir ifade ile İF22 Etkinlik Direktörü Hakan Türkkuşu sorularımızı saha çalışmalarının tüm hızıyla sürdüğü Yenikapı Etkinlik Alanı’nda yanıtladı.Sadece ülkemizde değil dünyanın dört bir yanında da pek çok projeyi hayata geçiren biri olarak nasıl İstanbul Festivali hazırlıyorsunuz?Her şeyden önce İstanbul Festivali’nin İstanbullulara, İstanbul’da yaşayanlara ve çalışanlara hatta İstanbul’a gelip gidenlere bir armağan olduğunu söylemeliyim. Uzun bir pandemi dönemi herkesi, hepimizi zorladı. Hayatın tadını çıkaramadığımız hatta acıları ile iç içe olduğumuz günler yaşadık. Şimdi eğlenme zamanı, şarkı söyleme zamanı, dans etme zamanı özetle; yaşama zamanı. İF22 neden herkesin festivali, öncelikle ekonomik açıdan son derece hesaplı. Sevdiğiniz sanatçıyı izleyeceğiniz günün bilet fiyatı 40TL, 3 kişiden 9 kişiye kadar grup bileti alırsanız kişi başı 30TL. Türkiye’nin “en geniş kombine” bileti, 23 gün geçerli, fiyatı 500 TL, kaba hesapla günlüğü 21 küsur TL.İstanbul Festivali’nin bilet fiyatlarına inanmak gerçekten de güç. Bir konser bileti bedeline İF22’de 23 gün, bravo valla! Başka ne sürprizler var?İstanbul Festival’ini planlarken istedik ki unuttuğumuz pek çok güzelliği hatırlayalım, tekrar tekrar yaşayalım. Ana sahne ve sevenleri ile buluşacak sanatçılardan bahsetmiyorum. Halkın sevdiği sanatçılar ile buluşmak pandemi sonrasında çok kolay oldu. Neredeyse her hafta sahne alıyorlar. Alışveriş odaklı alanlar da her festivalin olmazsa olmazı. Son dönemde yapılan festivallere bakın, birinde lunapark var mı? Birinde çocuk oyun alanı var mı? Birinde ip parkurlar, fiziksel beceri ile eğlencenin buluştuğu bir alan var mı? Birinde ev hayvanları ile gelmek isteyenler için pet park var mı? Bunların tamamını listelemeye kalkarsam ekranlar, sayfalar dolusu anlatmam gerekir. O yüzden gelip yerinde görmek en iyisi.Festivali zenginleştirecek oyunlar, atölyeler, gösteriler ve ana sahne dışında katma değer oluşturacak pek çok çalışma sürüyor sahada. Başka etkinliklerde göremeyeceğimiz, fark yaratan başka neler var İstanbul Festivali’nde?Her şeyden önce biletli izleyicilerden sponsorlarımıza, tedarikçilerimizden çalışanlarımıza uzanan en geniş katılımcı profilinde herkese sunacağımız farklı farklı deneyimler olacak. Genç çalışanların bir bölümü için sayısız “ilk” olacak. Deneyimliler için de 23 gün festivalin öncesindeki hazırlık ve sonrasındaki toplanma ve restorasyon süreleri de göz önünde bulundurulursa 45 gün kesintisiz sürecek bir #outdoor ve #festival deneyimi söz konusu. Alanımızın büyüklüğü de projenin bir başka farkındalık yaratan yanı. Etkinlik, Yenikapı Etkinlik Alanı’nda, toplam 72 dönüm büyüklüğünde bir alanda gerçekleştirilecek. Bu büyüklük, 105x68 metre olan FİFA standartlarındaki bir futbol sahasının on katından daha büyüklük. Bir uçtan baktığınız da diğer uçtakini görmeniz bile çok zor. Dahası alanın içindeki ağaçları bir yana 19 dönüme yakın ormanlık alanımız var. Bu doğal ve çok güzel alanda gelenler rahatça oturup ağaçların gölgesinden istifade edecek altında yemekleri yiyecek, çocuklar da serbestçe koşup oynayacak. Alanın kusursuz yönetilebilmesi için bölgeler belirlendi, her biri için de farklı bir Alan Yöneticisi atandı. Bu arkadaşlar oryantasyonlarını önce plan başında sonra da alanda tamamladılar. Ana Giriş Kapısı’nın olduğu Doğu, lunapark ve eğlence parkurlarının da yer aldığı Çocuk Alanı’nın bulunduğu Kuzey, yiyecek içecek işletmelerinin olduğu rekreasyon alanı ile bağlantılı Güney, ana sahne ve seyirci alanına ev sahipliği yapan Batı bölgeleri de küçük alanlardaki etkinlik planlarında rastlamayacağınız türden detaylar. Bu yönlerin her birinde iki kamyonun hiç sorunsuz yan yana geçebileceği servis yollarının bulunduğunu da ilave etmeliyim. Restoran ve kafelerin ikmal araçları, atık yönetiminin vidanjör ve tankerleri, ağır malzemeleri alana taşıyan forkliftlerimiz, malzeme getiren TIR’lar ve gerektiğinde acil durum planımız uyarınca ambulanslar bu yolları kullanacak. Sadece ana sahnenin güç gereksinimi karşılayacak jeneratör parkurumuz bile orta boy bir yerleşimin ya da küçük bir sanayi bölgesinin elektriğini üretecek kapasitede.Siz anlattıkça biz şaşırmaya devam edeceğiz anlaşılan. Festival kapılarını açtıktan sonra nelerle karşılaşacağımızı hayal bile edemiyorum.Hep güzel şeylerle karşılaşacaksınız; sokak yiyeceklerinden İstanbul’a değer katan restoran işletmelerine, çarpışan otomobillerden binenleri renkli dünyalara götürecek oyuncaklara, ip parkurlardan e-spor oyunlarına uzanan bir dinlenme ve eğlenme dünyasının tadını çıkaracaksınız, belki eve dönmek istemeyeceksiniz. Bu yüzden festival çok uzun, 2-3 günlük festivalleri göz önünde tutacak olursanız İstanbul Festivali, neredeyse peş peşe 10 festival olacak.Otopark her etkinlikte ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkar, bu konuda sizin bir planınız vardır herhalde…Elbette var. İstanbul’un otopark konusunda en avantajlı bölgelerinden birindeyiz. Yakın çevrede toplam 2500 araç kapasiteli 4 İspark var. Hemen yanı başımızdaki betan alan da en az bir bu kadar kapasiteye sahip. Etkinliğimize geleceklere toplu taşımayı tercih etmelerini öneriyoruz. Bu hem yakıttan ve zamandan tasarruf anlamına gelecek hem de sürdürülebilir bir dünya için ciddi bir katkı sağlayacak.Bu etkinliğin tedarikçilerini belirlerken nasıl bir yöntem izlediniz? En fazla deneyim mi belirleyici oldu, fiyat mı ya da başka bir şey mi?Bu soru için özellikle teşekkür ederim. Pandemi tüm dünyada olduğu gibi ülkemizdeki eğlence endüstrisini ve etkinlikler ile ilgili tüm iş alanlarını çok olumsuz etkiledi, durma noktasına getirdi. Malzemeler depolarda beklerken zaten sayılı olan nitelikli iş gücü de erozyona uğradı. İstanbul Festivali’nin tedarikçi yönetimi işlerin belirli ellerde toplanması değil tam tersine işlerin o alandaki firmalar arasında bölüştürülmesi yönünde oldu. Söz gelişi atık yönetimi alanında deneyimli iki firma İF22’nin tedarikçisi oldu. İnsan kaynakları ve güvenlik gibi farklı alanlarda başarıyla sürdürdüğümüz bu tedarikçi yönetim anlayışımızı TOBB Kreatif Endüstriler Meclisi Başkanı sevgili Ata Kavame ile de paylaştık. Sektöre bir can suyu verme çabamızı takdir etti.Dışarıdan bakılınca görülmeyen, anlatıldığında bile anlaşılması kolay olmayan etik konular bunlar. Bu kadar kapsamlı bir hazırlık sıklıkla rastlanan bir durum değil. Teknik bir detay olabilir ama sormadan da edemiyorum; bu kadar detay bir plan üzerinde mi yoksa sizin kafanızda mı?Planları insanlar yapar, belgeler paylaşıma açar. Çok güçlü bir mühendislik bölümümüz var. Alanın her metrekaresinde ne olduğu işaretli ve güncel. Eklenen ya da yeri değişen her şey bu planlarda. Bu planlar basit birer çizim değil elbette. Sahanın teslim aldığımız hali, elektrik altyapısı ve bizim yönettiğimiz dağıtım, 1,5 km civarındaki çitlerin de dahil olduğu güvenlik planı, sağlık istasyonları ile ambulansların yanı sıra kaçış kapılarının işaretlendiği acil durum planı, FOH ve ana sahnenin yanı sıra delay tower’ların bulunduğu prodüksiyon planı gibi toplam 17 katmanı olan bütünleşik bir Operasyon Planı üzerinde çalışıyoruz. Bütün ekip, dijital platform üzerinden bu planlara erişebiliyor. Gerek duyduğu detaylara erişebiliyor ya da sorularının yanıtlarını buluyor.Bu kadar detaylı bir çalışma örneğini daha önce görmedim diyeceğim ama hep konuşulan ve dünya festivalleri ile karşılaştırıldığında bile örnek gösterilen ilk Rock’n Coke var.Bu saptama beni yıllar öncesine götüren güzel bir tesadüf oldu. Aradan 20 yıla yakın bir süre geçtikten sonra bile örnek gösterilen Rock'n Coke projesinde de sevgili Fırat Kasapoğlu ile çalışmıştım. Bu festival de benim için çok özel bir yere sahiptir.Konuştukça konu konuyu açıyor, bugüne kadar gerçekleştirdiğiniz en büyük festival hangisi?Bu soruya yanıt vermeden önce büyüklük kriteri ile ne kast edildiğini netleştirmek lazım. Festival alanının büyüklüğü bir kriter olabilir, dünyada genel kabul gören biletli izleyici sayısı olabilir, sahne alan sanatçı sayısı ve/veya popülerliği bakış açınıza göre “büyüklük” kavramına farklı boyutlar katabilir. Türkiye’de “biletsizlik” kavramı endüstri açısından tehdit oluşturacak boyutlara erişti ve her geçen gün büyüyor. Biletsizlik anlayışı, eğlencenin promosyon malzemesi haline getirilmesi her zaman zarar verdi, verdi de. Sorunuza bakacak olursak 30. Yıldönümü’ndeki Woodstock, 270 bin üzeri biletli seyirci ile benim sahada çalıştığım en büyük festival. New York Eyalet sınırları içindeki Griffis Hava Üssü de alan büyüklüğü açısına Atatürk Hava Limanı’nın yanlış hatırlamıyorsan 5 katı büyüklükteydi. Sahneler de o yıllarda kurulan en geniş ve en yüksek sahnelerdi. Türkiye’de sizin de hatırladığınız, pek çok ilk’in yaşandığı ilk Rock’n Coke da ilk ve tek özel havaalanı Hezarfen’deydi, iki günün biletli seyirci sayısı 30 binin üzerindeydi. Bu sayının üzerine davetli ve benzeri gibi kesimleri ekleyecek olursanız 35 bine yaklaştığımızı söyleyebilirim. Rock'n Coke’dan daha fazla izleyici ertesi yıl hazırladığım İstanbul Festival Vadisi’nde ev sahipliği yaptığım Barışa Rock oldu. Bilet yoktu ama kapıdan 70 binin üzerinde müzikseverin geçtiği notlarımdadır. Onun alanı da Belgrad Ormanı içinde Mehmet Akif Ersoy Korusu içindeydi ve 240 dönüm büyüklüğündeydi.Bu konuda geçmişiniz müthiş, sektörde de duayen kabul ediliyorsunuz. Bu festivalde de gelen herkes mutlu olacak, bu gayet net. İF22’de sponsorlar ve markalar için ne tür fırsatlar var? Onlar da mutlu olacak mı, aradıklarını bulacaklar mı?Sizin de gayet bildiğiniz gibi sponsor ve markalar için farklı boyutlarda iş birliği paketleri mevcut. Ana sponsorumuz dijital dünyadan, tematik sponsorlarımız genelde hızlı tüketilen tüketim mallarını üreten markalar. Çevre ve sürdürülebilirlik önem ve öncelik verdiğimiz konuların başında. Bu konuda proje ile kapımızı çalanlara pozitif ayrımcılık yaptığımızı söyleyebilirim. Bu konuda çok güzel örneklerin projeleri geldi, onaylandı, alandaki yerleri planlarımızda yer aldı, artık sahadaki yerlerini alacakları günün gelmesini bekliyoruz. Satış ekibimizle temas kurmak bir yöntem ama gelip sahayı görüp fikir geliştirmeleri daha iyi bir yöntem. Çok deneyimli bir saha ekibimiz var. Bu dev alanın her metrekaresini bilen, nelerin hangi noktalarda daha verimli olacağını çok iyi bilen ve bu konudaki profesyonelleri doğru yönlendiremeye hazır bir ekip mevcut. Mutlu olmaları ve aradıklarını bulmaları için biz elimizden gelenden fazlasını yapacağız ve sunacağız ancak onların da ne aradıklarını bilmeleri ve planlarını buna göre yapmaları şart.Bu yoğunluğun içinde EventNews.online için zaman ayırdınız, teşekkürler. Ben teşekkür ederim kalkıp bu sıcakta buralara geldiğiniz için. Bir de küçük hediyem olacak, yöntemini siz belirlersiniz, EventNews.online okurları ve/veya aboneleri için bir QR kod hazırlatıp yollayacağım. Bu QR kod zaman ayıran herkesin İF22 bileti olacak…Hakan Türkkuşu kimdir? Türkiye’deki ilk stadyum konseri (Byran Adams, 1992), Türkiye’de A’dan Z’ye tasarlanan ilk road-show (Jean Karavan), 10 yıl emek verdiği “en büyük serüven” Camel Trophy elemelerine Türkiye’nin 2 kez ev sahipliği yapan tek ülke olması, Kazakistan’ın ilk raft milli takımı (Camel White Water Challenge, 1996) seçmeleri, Türkiye’de ilk kez düzenlenen açık deniz sürat teknesi yarışı Class 1, uluslararası finans piyasalarının amiral gemisi NYSE – New York Borsası’nda işlem gören ilk Türk şirketi olan Turkcell adına Wall Street sokak etkinlikleri, Türkiye’de ilk Formula 1 naklen yayınları (Cine5 ancorman, 1996) ile ilk ev sahipliği (İstanbul Park, 2005), Türkiye ile Yunanistan arasında ilk Uluslararası Deniz Maratonu (2005), Türkiye’nin 2004 yılında ev sahipliği yaptığı ilk ve tek Eurovision Şarkı Yarışması, motor sporları dünyasında Formula 1’den sonra en çok ilgi çeken GP2’de yarışan ilk Türk pilotu (Jason Tahincioğlu) için e-PR, dünyanın en önemli müzik festivali olan Woodstock (New York, 1999) ve Türkiye’nin en büyük müzik festivali ve gençlik etkinliği kabul edilen Rock’n Coke (Hezarfen, 2003) gibi sayısız ilk’e imza atan bir profesyonel. İstanbul Festival Vadisi projesi ile Türkiye’nin en büyük (240 dönüm) açık hava etkinlik alanını kurdu, kısa adı ile İFV‘de 70-75 bin kişinin katıldığı Barışa Rock festivaline ev sahipliği yaptı. Boston’da (2013) Ted Cutlar ile 30 gün süren ve 200+ performansa kucak açan ve 800 bin üzeri müzik ve sanat severin izlediği Outside the Box kent festivali ve ROTU tarafından gerçekleştirilen açılış gösterisi Welcome to Earth için çalıştı. Profesyonel yaşamı boyunca binden fazla marka adına etkinlik yönetiminden medya ilişkilerine uzanan geniş yelpazede toplam 13 binden fazla çalışmada görev aldı. Başta spor ve müzik odaklı etkinlikler olmak üzere dünyanın dört bir yanında prtföyüne yeni ilk’ler ve en’ler katmak üzere çalışmaya devam ediyor.