"Sadece işi almak için ederinden düşük bütçeler verilerek işlerin alındığına şahit oluyoruz. İmkansız diyebileceğiniz bu rakamlar sektöre zarar veriyor. Proje bazlı bakar isek; hazırlamış olduğunuz projeler çizimler fikirler ve showlar bir bakıyorsunuz aynı müşteri için başka bir firma tarafından yapılıyor. Çünkü siz işin yaratıcısı olarak en makul bütçeyi vermişsiniz fakat müşteri X firması ile "mış" gibi olan sizin projenizi ucuza yapıyor…" Bu sözler, yaşamını mesleğine adamış, işini layığı ile ve tutkuyla yapan bir isme, More Events Kurucusu Kerem Alemdar'a ait. Kerem Alemdar ile gerçekleştirdiğimiz keyifli röportaj için teşekkür ederiz.Kerem Bey sizi ve More Events’i tanıyabilir miyiz?Daha öncesinde Turizm sektöründe uzun yıllar çalışıp, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Devlet Konservatuvarı'ndan mezun olduktan sonra, yaklaşık 12 yıl boyunca profesyonel dans gruplarında dans sanatçılığı yaptım. Bu yıllar içinde çalıştığım çeşitli yabancı prodüksiyon firmalarından aldığım deneyimlerin birikimi ile 2007 yılında MORE Events’i kurmaya karar verip Event sektörüne geçiş yapmış oldum.2007 yılından beri Türkiye de bulunan, yerli – yabancı kurumsal şirketlere anahtar teslim hizmet veren bir Event firması olan MORE Events, Türk ve yabancı firmalara Lansman, Kick-off, Annual Meeting projeleri tasarlarken aynı zamanda firmaların İç İletişim, HR ve Kurumsal iletişim departmanlarına Produksiyon ve Etkinlik Tasarımı hizmetleri vermektedir.More Events olarak ne tür projeler geliştiriyorsunuz?Tasarladığımız her projenin bir konseptinin olmasına ve ucunun bir sosyal sorumluluğa bağlanmasına özen gösteriyoruz. Bunun yanı sıra işimizin en önemli parçası olan teknolojiyi yakından takip ederek konseptlerimizin içine entegre ediyoruz.Şirketinizin gerek sektör içinde ve gerekse ülkemiz genelinde elde ettiği deneyimlerden ve kazanımlarından söz eder misiniz?Yaratıcı, pratik fikirler geliştirmeyi, hızlı çalışmayı ve müşterilerimize doğru geri dönüş yapmak en büyük kazanımlarımızdan.Event sektörü sizin için ne ifade ediyor?Event sektörü bizim için bir tutku. Ofiste çalıştığımız, kağıt üstünde hayal ettiğimiz şeylerin birebir hayata geçmesi müthiş bir keyif…Başarılı bir etkinliği nasıl tanımlarsınız?
Doğru Brief
Firmaya uygun doğru konsept tasarımı
Çalışkan tedarikçi
Projeyi hayata geçirmemizi sağlayacak doğru teknik firma
Planlı saha çalışması
Koordine saha ekibi
...ve Müşteriden alınan “Teşekkür”…
Etkinlik projelerinin hazırlık evrelerinden söz eder misiniz?Proje hazırlıklarımız öncelikle Müşterimizin beklentisini iyi anlamakla başlıyor ki bu en önemli nokta.İkinci aşamamız masa başı çalışması.
Alternatif Proje hazırlığı
İçerik
Ve ekibimiz birimlere ayrılır. Her birim kendi konusunda hazırlıklarını yapmaya başlar. Daha sonra alternatifli taslak çalışmaları müşterimizin beğenisine sunarak, burada ne hissettiğimizi ve neden bu tasarımı yaptığımızı müşterimize iyi ifade ederek an'ı yaşatıyoruz. Müşterimizle yaptığımız en uzun toplantı diyebilirim.Bunun sonunda alternatifli çalışmaların arasından en doğru proje seçilir ve gerekli revizyonlar yapılarak proje son halini alır. Sonrası ise show zamanı. Yaptığınız tüm emeğin gösterime ve beğeniye sunulması. Kurulum esnasında biz heyecanlanmaya başlıyorsak o iş mutlaka başarılı olur.Müşterilerden gelen briefleri yeterli buluyor musunuz? Ajanslarla sağlıklı briefler paylaşıldığını düşünüyor musunuz?Hem evet, hem hayır diye cevaplayabiliriz. Kurumsal yapısını ve personelini tanıyan firmalar genel olarak ne yapmak istediğini bildiği için, bize detaylı brief veriyor. Bu yapı bizim yaratıcılığımızı destekliyor. Bazen de istisna olarak neyi nasıl yapmak istediğini bilmeyen ve sadece size bırakan firmalarda oluyor. Bu durumda alternatifler çoğalıyor ve yorucu hale gelebiliyor. Onay süreçleri uzuyor ve size hazırlıklar için kısa bir zaman kalabiliyor.İnsan kaynağı, sektörün en temel konularından biri. Sizce başarılı bir etkinlikte Süpervizör, Host ve Hostesler hangi kriterlere göre belirlenmeli?Sizde takdir edersiniz ki bu ekiplerin çoğunluğu gençlerden oluşur ve bu gençler genelde üniversite öğrencisidir. Yaptığımız işin niceliğiyle doğru orantılı olarak prezantabl, dil bilen ve insan ilişkileri kuvvetli arkadaşlar her zaman tercih konusu olacaktır.Event Sektörünün, ülkemizde yeterince kurumsallaştığına inanıyor musunuz? Sertifikasyon ve standardizasyon konuları hakkında neler söylersiniz?Event sektörünün genel olarak ülkemizde başarılı düşünüyoruz. MICE, ülkemizde oldukça gelişmiş ve yurtdışı firmalarıyla boy ölçüşebilecek durumda. Sertifikasyon ve standardizasyon konuları için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Zira bu işte bilgisi olmayan kişilerin bu sektörde faaliyette olduğunu hepimiz bilmekteyiz. Öncelikle Turizm ve MICE’ın bir birinden ayrılması gerekiyor. 1 milyon 300 bin civarında istihdam gücü olan bir sektörden bahsediyoruz. Perakende sektöründen sonra en fazla çalışanın olduğu bir sektör Turizm. Ancak MICE sektörüde yıllık hatrı sayılır bir getiri ve ülke tanıtımı görevini üstlenmekte. Bu yüzden farklı sertifikasyon ve standardizasyonlar getirilirse bu sektörün daha güçlü olacağı inancındayız.Haksız rekabet konusunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye’de özellikle etkinlik endüstrisinde haksız rekabet olduğunu düşünüyor musunuz?Haksız rekabet her sektörde olduğu gibi bizim sektörde de karşılaştığımız bir handikap. Aslında burada hangi tarafı konuştuğumuzda önemli.a-İş verenler tarafından yapılan haksız rekabetler var. Burada 2 farklı malzemenin aynı kefeye konuluyor olması. Örneğin; firmaların satın alma ekibinin X marka bir ses masası ile Y marka bir ses masasını karşılaştırıyor olabilmesi için, o konu hakkında teknik bilgiye sahip olması gerekiyor. Satınalma ekibi ucuz fiyatı tercih ediyor aslında G.M. çok iyi bir performans bekliyor toplantıdan.b-Bazı işler ise tanıdık ilişkisiyle ilerlediği için bu tarafta haklı bir rekabet söz konusu olamıyor.c-Sektör paydaşları arasındaki haksız rekabet konusu ise bütçe ve proje bazlı. Sadece işi almak için ederinden düşük bütçeler verilerek işlerin alındığına şahit oluyoruz. İmkansız diyebileceğiniz bu rakamlar sektöre zarar veriyor. Proje bazlı bakar isek; hazırlamış olduğunuz projeler çizimler fikirler ve showlar bir bakıyorsunuz aynı müşteri için başka bir firma tarafından yapılıyor. Çünkü siz işin yaratıcısı olarak en makul bütçeyi vermişsiniz fakat müşteri X firması ile "mış" gibi olan sizin projenizi ucuza yapıyor…Piyasada çok fazla değişkenlik gösteren hizmet bedeli oranları yer almakta. Sizce ajansların hizmet bedellerinde sabit bir oran belirlenmeli mi? Bu konuda öneriniz var mı?Siz nasıl bir sanatçıya bedel biçemez iseniz aslında bizimki aynı şekilde. Bazen aylarca çalıştığımız projeler oluyor ve bunun bedeli yok aslında. Her şey onaylandıktan sonra size dönüp diyorlar ki hizmet bedelinde indirim istiyoruz ya da diğer ajansımızın hizmet bedeli daha düşük… Bu aslında haksızlık… Çünkü firma diğer ajansa yılda 15 etkinlik vermişdir, ben ise ikinci kez çalışıyorumdur. Aslında buradaki karşılaştırma bizim kazandığımız değil nasıl bir proje hazırladığımız olmalı… Bu yüzden bizim ajans olarak belirlediğimiz bir oran var onun altında istenildiğinde çalışmayı arzu etmiyoruz.Ayrıca ajansların en önemli sorunlarından biri de, müşterilerin uzun vade oranları ve bu nedenle zor durumda kaldıkları. Siz de durum nasıl?Belki çalıştığımız firmalardan kaynaklı biz ödemelerde bu zamana kadar çok sıkıntı çeken bir firma olmadık. 30 – 45 gün vadeli çalışıyoruz ve hazırlık aşamamızda yüzde 30 oranında ön ödeme almaktayız.Bir diğer konuda, bedelsiz yapılan etkinlik tasarımları ve bu tasarımların ticari bir karşılığının olmaması. Bu konuda neler söylersiniz?Ne yazık ki karşılığı yok… Aslında bizler önce bir vitrin hazırlarız müşterimize… Bu vitrin bizim tasarımlarımızdır… Düşünün ki aldığınız işin ticari bir bedeli yok…Siz sektörde birliğin hangi yolla sağlanabileceğini düşünüyorsunuz? Sektörde birlik şart mı? Nasıl olmalı?Herkes kendini değil de sektörü düşündüğü zaman. Birlik kesinlikle şart. Bu işin layığını ve yerini bulması sektör birlikteliği ile olabilir. Bakanlıklar ve üst düzey tarafından saygı değer hale gelinebilmesi için birliktelik şart. Aksi takdirde en küçük bir krizde daha da yara alıp kan kaybedilmeye mahkum kalırız.Ülkemizde gerçekleştirilen etkinlik projeleri hakkında ki genel görüşlerinizi alabilir miyiz? Yeterli kaliteye sahip olduğunu düşünüyor musunuz? Hedeflenen izleyici kitlesine hizmet verilebiliyor mu?Türkiye’de event sektörünün çok kaliteli işler çıkardığını düşünüyorum. Rakibimizin işlerini kıskandığımız zamanlar bile olmuştur. Fakat devlet desteği olmadan bu işlerin daha kaliteli olması çok zor. Formula 1, Rock’n Coke gibi kaliteli, ses getirebilecek festivaller ve organizasyonlar maalesef bu ülkenin elinden uçtu, gitti. Bizde de Tomorrowland, Coachella gibi festivaller neden olmasın… Bu tarz kaliteli ve uluslararası festivaller ile kaliteli izleyici kitlelerine daha rahat ulaşılabilir kanaatindeyiz.Yapılan açıklamaya göre izleyici sınırlaması getirilerek konserlerin bu yaza yetiştirilmesi öngörülüyor. Size göre pandemi henüz kalkmamışken konserlere izleyici gelir mi?Gönlümüzden geçen bu sürecin en hızlı şekilde tüm dünyada bitmesi bu da tabi ki sosyal mesafemizi koruyup tedbirlerimizi almaya devam edersek olacaktır. O yüzden bu sürecin en temkinli şekilde tamamlanması istemekteyiz ….Konserler konusu ise; ne kapalı alan ne de açık hava etkinliklerinin rahatlıkla yapılabileceğini düşünmemekteyiz.Covid-19 sonrasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Size göre sektörün ne tür revizyonlar yapması gerekli?Tek önemli olan şey sağlık tedbirleri. Hem çalışan hem de işveren tarafında buna çok dikkat edilmesi gerekiyor. Gerçekten alınan tedbirlerin ön plana çıkılabildiği ve güven verdiği noktada her şey normalleşecektir. Ama bu dönem bize kendi teknolojimizi geliştirme fırsatı sundu. Şu anda televizyon yayını yapabilecek bir alt yapıya hem sahip hem de hakim olduk… Sosyal medyamızı canlandırdık ve bu şekilde çalışmaya devam edeceğiz…Bir diğer önemli konu da hijyen. Etkinlik alanlarında hijyen konusu nasıl sağlanır? Sizin bu konuda yaptığınız çalışmalar var mı?Covid-19'dan öncesi, geçtiğimiz yıllarda karbon ayak izi ölçümleri ve çevre kirliliği üzerine çalışmalarımızda olduğu gibi bu konuda da kendi ekiplerimiz ve tedarikçilerimizle bu konunun çalışmalarına başladık. Ekiplerimiz için gerekli önlemleri almaya ve sağlık önlemleri adına manifestolar yayınlamaya hazırız. Çok yakın zamanda sizlerle paylaşacağız…